ebeveynimin festival güncesi #s33e01

bizden iyisi yok, #antidepresan
Filmleri basın gösterimlerinde izleyeceğim, ebeveynimin listesini yaptım, biletlerini aldırdım, içim rahat, karnım tok (cevizlerim, bademlerim ve sarı leblerimin doldurduğu piknik poşetlerimle varım ben), sırtım pek derken aklımın pek yerinde olmadığı ve konsantrasyonumun havalarda gezindiği bir garip zaman diliminde buluverdim kendimi.


her şey onun iyiliği için #yenibirbakış
Ebeveynimle o kadar çok meşgul olmuştum ki festivalin pazartesi günü başlayacağını düşünmüşüm örneğin, bile bile, cumartesi günü rahatlıkla izleyebielceğim, ama biraz da filmlerin kendilerinden dolayı gitmesem de olur hükmünü verdiğim (Philomena, çünkü izledim: The Grand Budapest hotel, The Invisible Woman) basın gösterimlerini bile atlaya atlaya.

Neyse, bugün yani Pazartesi sabahı ayrı filmlere uyanacağız kendileriyle (ben Atlas 3'te 'Sözcükler ve Resimler'i, onlar ise atlas'ta 'Her Şey Onun İyiliği İçin' ile başlayacaklar güne), akşamüzeri ise yollarımız Citys'de kesişecek, 16:00 'Bizden İyisi Yok', Lukas Moodysson sanki rahatsız etmek yerine rahatlatmayı seçmiş bu sefer, en azından öyle umuyorum umuyorum, zira Lilya 4ever karamsarlığını da ebeveynime yaşatan (o zamanlar alkazar vardı) yine ben olmuştum...

#sabahsabah: zıt kutupların başlarına neler geldiğini bu filmi izlemeden de biliyorsunuz
ama benim bir yerden başlamam gerekiyor #akbankgalaları
Resim altına da yazdığım gibi, sabah erkenden Beyoğlu'nda olup İKSV'cilerin benim için uygun gördükleri Clive Owen ve Juliette Binoche'lu pek Hollywood (hatta Binoche kusursuz bir İngilizce konuşmanın derdinde fragman itibariyle) bu filmi izleyeceğim. Festival havasını solumaya başlamak için güne Beyoğlu'nda uyanmaktan daha iyi bir çare de düşünemiyorum açıkçası.

İyi festivaller sevgili Bugün Neler İzledim'ciler; mısırlarınız taze, kahveleriniz sade olsun!