sonunda ben de izledim.
günün birinde izleyeceğimi biliyordum, izlemeliydim zaten çoktan, ama burnum bi havada, bir afra bir tafralıyım ki sormayın şu yerli dizilere karşı...
masum'u dışında tutuyorum tabii bu genellemenin. bizimkiler'i, ikinci bahar'ı, süper baba'yı, birkaç tane daha vardır da şimdi gelmedi aklıma. masum bu yıl başımıza gelen en iyi şeylerdendi zaten.
fidizisi hakkında pek çok muhabbetin içinde bulundum, her bölümünü heyecanla bekleyenler, zamanla ilgisini kaybedenler, kitaptan çok ayrı düşmüş diyenler, bunların hepsini aynı anda sıralayanlar...
şahsen beğendim. hayır o klasik yerli dizi kıvamına gelmemiş. bi kere istese de gelemez çünkü her bölüm bir saat sürüyo ve toplam 12 bölüm var. yani ne kadar zorlasan sıkamazsın zaten. hani bi kıyaslama yap derseniz, 13 reasons why'dan daha iyi mesela.
hoşuma gitmeyenler
serenay'ın dizideki ismi gibi duru güzelliğine gölge düşüren yapay memeleri
genel olarak dans sahneleri
müzikler
mehmet günsür'ün sarı benizi
can manay'ın artık komediye varan fazla robotik tavırları
aşırı abartılı oha yani ve hatta çüş kıvamındaki ürün yerleştirme: bilge'nin eti (demeden) brownie isteyişi mi desem online samsung hoparlör siparişi mi, kararsızım
hoşuma gidenler
dozunda ve yerinde flashback'ler
konuk oyuncular, başta sezin akbaşoğulları, özge özpirinççi, songül öden. hep çok yerinde tercihler.
genel olarak büşra develi
genel olarak ferhan şensoy (baba şensoy'un kızı, ailece şakacı canım bunlar da, öyle isim mi koyulurmuş, jr ekleyelerdi bari sonlarına da aklımız daha az karışaydı)
genel olarak berrak tüzünataç. çok güzel bi kız bence. oyunculuğuyla da kalbimi hiç kırmadı
özge ve smk ilişkisi
genel olarak tülay günal. almodovar kadınları gibi. sesi, duruşu...
genelde tüm makyajlar, çok yapılı olduklarında da doğal anlarda da
sezon finalini bitirmek üzere olduğum şu dakikalarda aklımdaki en önemli soru; can manay'ın the faculty filmindeki öğretmenlerin bedenlerini işgal etmiş uzaylılar gibi, her stresli anın arkasından galon galon su içmesinin sebebinin ne olduğu. ya da pardon, uludağ premium...
günün birinde izleyeceğimi biliyordum, izlemeliydim zaten çoktan, ama burnum bi havada, bir afra bir tafralıyım ki sormayın şu yerli dizilere karşı...
masum'u dışında tutuyorum tabii bu genellemenin. bizimkiler'i, ikinci bahar'ı, süper baba'yı, birkaç tane daha vardır da şimdi gelmedi aklıma. masum bu yıl başımıza gelen en iyi şeylerdendi zaten.
fidizisi hakkında pek çok muhabbetin içinde bulundum, her bölümünü heyecanla bekleyenler, zamanla ilgisini kaybedenler, kitaptan çok ayrı düşmüş diyenler, bunların hepsini aynı anda sıralayanlar...
şahsen beğendim. hayır o klasik yerli dizi kıvamına gelmemiş. bi kere istese de gelemez çünkü her bölüm bir saat sürüyo ve toplam 12 bölüm var. yani ne kadar zorlasan sıkamazsın zaten. hani bi kıyaslama yap derseniz, 13 reasons why'dan daha iyi mesela.
 |
| cezmi kalorifer'de gördüğümde daha ilk bölümü izlemiştim yalnızca ve durumun vahametinin farkında değildim |
hoşuma gitmeyenler
serenay'ın dizideki ismi gibi duru güzelliğine gölge düşüren yapay memeleri
genel olarak dans sahneleri
müzikler
mehmet günsür'ün sarı benizi
can manay'ın artık komediye varan fazla robotik tavırları
aşırı abartılı oha yani ve hatta çüş kıvamındaki ürün yerleştirme: bilge'nin eti (demeden) brownie isteyişi mi desem online samsung hoparlör siparişi mi, kararsızım
hoşuma gidenler
dozunda ve yerinde flashback'ler
konuk oyuncular, başta sezin akbaşoğulları, özge özpirinççi, songül öden. hep çok yerinde tercihler.
genel olarak büşra develi
genel olarak ferhan şensoy (baba şensoy'un kızı, ailece şakacı canım bunlar da, öyle isim mi koyulurmuş, jr ekleyelerdi bari sonlarına da aklımız daha az karışaydı)
genel olarak berrak tüzünataç. çok güzel bi kız bence. oyunculuğuyla da kalbimi hiç kırmadı
özge ve smk ilişkisi
genel olarak tülay günal. almodovar kadınları gibi. sesi, duruşu...
genelde tüm makyajlar, çok yapılı olduklarında da doğal anlarda da
sezon finalini bitirmek üzere olduğum şu dakikalarda aklımdaki en önemli soru; can manay'ın the faculty filmindeki öğretmenlerin bedenlerini işgal etmiş uzaylılar gibi, her stresli anın arkasından galon galon su içmesinin sebebinin ne olduğu. ya da pardon, uludağ premium...