bazı haberler: pek yakında (ama aslında çok uzakta)

  • reese witherspoon peggy lee'nin hayatını canlandıracak, filmi nora ephron yazacak ve yönetecek. bunu izlememize daha çok var...
  • the king's speech isimli filmde geoffrey rush, colin firth, helena bonham carter ve guy pearce'i bir arada izleyeceğiz. tom hooper'ın (the damned united, john adams) yöneteceği film kasım sonu vizyona giriyor.
  • rose byrne, maya rudolph, kristen wiig ve jon hamm paul feig yönetimi ve judd apatow yapımcılığında bridesmaids isimli filmde bir araya geliyorlar. filmin vizyona giriş tarihi mayıs 2011. biraz bekleyeceğiz, ama buna değecek.
  • vanishing on 7th street'te neler oluyor anlamadım. bu sefer garip yaratıklar ya da uzaylılar yerine hayaletler basmış galiba new york'u. hayden christensen'i pek inandırıcı bulmuyorum. thandie newton ise yer aldığı her sahneyi zarafetle sarıp sarmalayan bir kişi. buyrun burdan fragmanını izleyiverin.
  • maggie gyllenhaal ve sevdiceği peter sarsgaard, müzisyen bill monroe'yu konu alan biyografik filmde birlikte rol alacaklar. filmin adı blue moon of kentucky, ancak yapımın çok erken bir aşamasında olunduğundan daha fazla bilgi sahibi değiliz.
  • danny boyle'un yeni filmi de, 127 hours, beklentiler arasındaki yerin aldı. slumdog millionaire ile canımı sıkan ve gözümü hiç boyayamayan sayın boyle, bu filmde heyecan verici bir takım insanları dizmiş kameranın önüne: james franco, clemence poesy, amber tamblyn ve lizzy kaplan gibi. film bir takım dağcıların utah'da verdikleri hayatta kalma mücadelesini anlatacakmış. ne ilginç biri bu danny boyle. nerelerden ve kimlerden başlamıştı hikayelerini anlatmaya. sıra amerikalı dağcılara gelmiş. bakalım, görelim, karar verelim.