le havre



ve la kuvvet diyesi geliyor tabii insanın ilk anda.

bizlere the man without a past/geçmişi olmayan adam'ı (yaralı olarak kaldırıldığı hastaneden taburcu olduğunda kim olduğuna ve başına ne geldiğine dair hiçbirşey atırlamayan 'm', zamanla yeni hayatına adapte olmaya başlar, bunu tam anlamıyla başaracağı sırada hatrına geliverecek geçmişi ise an meselesidir tabii. kuzeyin sadece soğuk havasından nasiplenen minik detayların, zamansız kostüm ve mekanların bezediği film, yüzünüzde kalıcı bir gülümsemeye neden olacaktır.) armağan eden fin yönetmen aki kaurismaki'nin cannes'dan fipresci ödülü ile dönen filmi le havre'ın ilk fragmanını gururla sunuyorum sevgili seyirciler.

ne zaman vizyonumuza gireceğini bilemediğim film (beyazperde 'pek yakında' olarak özetlemiş durumu) kaurismaki'nin hüzünlü durumlara olan esprili yaklaşımını, geçmişi olmayan adam'daki kadar ve hatta belki daha da fazlasıyla yansıtmakta.
heyecanla beklemeye devam o halde.