direniş süresince bazı şeyler oldu ki bunları aynı anda paylaşamamak benim için çok zordu, çünkü zaman zaman da olsa konsantrasyonumu bozup park ve direnişimiz dışında bir şeylerle de ilgilendiğim oldu. #itiraf #ediyorum
örneğin, girls'ün 38. sezonu olsa nası olurdu diyen bu videoyu nylon dergisinin web sitesinde gördüm. hannah, marnie, jessa ve shosshanna'nın 65 yaşındaki versiyonlarına gülümsememek elde değildi.
yine de bunların hiçbiri game of thrones'un sezon finalinin arife bölümünden daha dehşet verici değildi. zaytung'un babası onion news haberi: bu kadar şiddeti kitabın yazarı george rr martin bile hatırlamıyordu başlığıyla verdi. game of thrones'un sondan bir önceki bölümleri finale nazaran hep çok hareketli ve belirleyici oluyor ilk sezondan beri. bu birçok dizi için de geçerli bir durum, true blood gibi mesela; son bölüm ise daha çok suların durulduğu, son anda ise bir sonraki bölümde cevaplanmak üzere bazı soru işaretlerinin ortaya atıldığı bir strüktüre sahip.
bu videoda bazı insanların finaldeki o meşum sahneyi izlerken verdikleri tepkileri görebilirsiniz:
sonra michael douglas gırtlak kanserine oral seksin neden olmuş olabileceği açıklamasında bulundu.
derin nefesler aldık.
penn badgley ve zoe kravitz ayrıldıklarını açıklamışlar. bu da nedense us weekly'den bana gelen ayrılık mesajlarından bir diğeriydi. her gün onlarca haber giren bir derginin benimle neden gecenin garip saatlerinde ünlülerin ayrılık haberlerini paylaştığını hala çözebilmiş değilim. ama gülmek için hiç bir fırsatı kaçırmadığımdan sorun etmiyorum. #gülüyorum #öyleyse #direniyorum
vizyon tarihlerine sadece günler kala man of steel - süpermen ve dünya savaşı z-world war z için heyecanıma engel olamıyorum. sinemaya gidersem asla konsantre olamayacağımın bilinci çok yıpratıcı. hem zaten bitirmemiz gereken bir dergi var, herhalde vakit bulamayız. mı?
sonra ben kitap okudum. uzun zamandır hiç bir kitabı bu kadar kısa sürede (evet çok inceydi) bitirmemiştim. ne kadar heyecanla ve merakla da başlasam sonu gelmeyen bir kitaplık oluşturdum başucumda son sene(ler) içinde. hafta sonu şehirden azıcık uzak kaldığım süre zarfında bana kazuo ishiguro'nun uzak tepeler'i eşlik etti. aylar önce almıştım, hani never let me go - beni asla bırakma ve remains of the day - günden kalanlar kitapları filme çevrilen ishiguro. japon asıllı ingiliz sör kazuo'nun ellerine sağlık. kitap okumaya devam etmeyi çok içten bir şekilde istiyorum. ancak şu içinde bulunduğumuz sitenin adının bugün neler izledim olduğunu da bu noktada kendime hatırlatma gereği duyuyorum. #yatağa #bilgisayarla #girmenin #kitabını #yazanlar
pek bomba sayılmaz ama geçtiğimiz günlerde, ben sevmiş olsam da gişede beklediğini bulamayan hobbit'in ikincisinden fragman geldi. kış aylarımızı fantastizmle doldurmaya and içen peter jackson yüzüklerin efendisinden sonra verdiği birkaç yıllık arayı doldurmaya 13 aralık'ta vizyona girecek the desolation of smaug - smaug'un viranesi ile devam ediyor. smaug, fragmanı izleyince de anlayacaksınız, bir ejderha, ilk filmde azıcık ucundan tanışmıştık kendisiyle. ben yine de aslen, pek ilgi göremeyen bir başka jackson yapımı tin tin'in ikincisinin heyecanlı bekleyişi içindeyim. (2015'e kadar bekliceksin denizcim, kolay gelsin)
en güzellerinden biri de, diana'dan gelen ilk fragman. naomi watts'ın baş rolünde oynadığı diana prensesin charles'tan ayrıldıktan sonraki dönemine odaklanıyor. uzun zamandır merakla bekliyordum, bugün neler izledim'in facebook sayfasında kendisine ayrılmış bir albüm dahi var...
direnişin bir artısı daha oldu, ama bu tamamen kişisel: artık twitter'da 'favourite' olarak işaretlediğim tweet'leri daha sonra girip gerçekten de okuyorum... demek ki hakikaten de gerekli bilgiler barındırıyorlar içinde...
sevgili bugün neler izledim'ciler, sayımız az, ancak geçtiğimiz haftalarda yaşananlar bunun moral bozucu bir şey olmadığını kanıtladı. lütfen umudumuzu ve mantığımızı yitirmeden, özgür düşünce ve özgür bir yaşam için, demokratik bir ülkede yaşamak için başlattığımız direnişimizi sürdürelim. öyle göz yaşartıcı, öyle akıllı, öyle içten örneklerle karşılaşıyoruz ki bu süreçte, hiç merak etmeyin, bir çıkar yol bulunacak, hep birlikte bulacağız. biz güzel insanlarız, hassas, iyi insanlarız, ve sayımız aslında hiç de az değil. #direnmeyedevamediyoruz #evedonmuyoruz #vazgecmiyoruz #direngeziparki #occupyturkey
örneğin, girls'ün 38. sezonu olsa nası olurdu diyen bu videoyu nylon dergisinin web sitesinde gördüm. hannah, marnie, jessa ve shosshanna'nın 65 yaşındaki versiyonlarına gülümsememek elde değildi.
yine de bunların hiçbiri game of thrones'un sezon finalinin arife bölümünden daha dehşet verici değildi. zaytung'un babası onion news haberi: bu kadar şiddeti kitabın yazarı george rr martin bile hatırlamıyordu başlığıyla verdi. game of thrones'un sondan bir önceki bölümleri finale nazaran hep çok hareketli ve belirleyici oluyor ilk sezondan beri. bu birçok dizi için de geçerli bir durum, true blood gibi mesela; son bölüm ise daha çok suların durulduğu, son anda ise bir sonraki bölümde cevaplanmak üzere bazı soru işaretlerinin ortaya atıldığı bir strüktüre sahip.
bu videoda bazı insanların finaldeki o meşum sahneyi izlerken verdikleri tepkileri görebilirsiniz:
sonra michael douglas gırtlak kanserine oral seksin neden olmuş olabileceği açıklamasında bulundu.
derin nefesler aldık.
penn badgley ve zoe kravitz ayrıldıklarını açıklamışlar. bu da nedense us weekly'den bana gelen ayrılık mesajlarından bir diğeriydi. her gün onlarca haber giren bir derginin benimle neden gecenin garip saatlerinde ünlülerin ayrılık haberlerini paylaştığını hala çözebilmiş değilim. ama gülmek için hiç bir fırsatı kaçırmadığımdan sorun etmiyorum. #gülüyorum #öyleyse #direniyorum
vizyon tarihlerine sadece günler kala man of steel - süpermen ve dünya savaşı z-world war z için heyecanıma engel olamıyorum. sinemaya gidersem asla konsantre olamayacağımın bilinci çok yıpratıcı. hem zaten bitirmemiz gereken bir dergi var, herhalde vakit bulamayız. mı?
sonra ben kitap okudum. uzun zamandır hiç bir kitabı bu kadar kısa sürede (evet çok inceydi) bitirmemiştim. ne kadar heyecanla ve merakla da başlasam sonu gelmeyen bir kitaplık oluşturdum başucumda son sene(ler) içinde. hafta sonu şehirden azıcık uzak kaldığım süre zarfında bana kazuo ishiguro'nun uzak tepeler'i eşlik etti. aylar önce almıştım, hani never let me go - beni asla bırakma ve remains of the day - günden kalanlar kitapları filme çevrilen ishiguro. japon asıllı ingiliz sör kazuo'nun ellerine sağlık. kitap okumaya devam etmeyi çok içten bir şekilde istiyorum. ancak şu içinde bulunduğumuz sitenin adının bugün neler izledim olduğunu da bu noktada kendime hatırlatma gereği duyuyorum. #yatağa #bilgisayarla #girmenin #kitabını #yazanlar
pek bomba sayılmaz ama geçtiğimiz günlerde, ben sevmiş olsam da gişede beklediğini bulamayan hobbit'in ikincisinden fragman geldi. kış aylarımızı fantastizmle doldurmaya and içen peter jackson yüzüklerin efendisinden sonra verdiği birkaç yıllık arayı doldurmaya 13 aralık'ta vizyona girecek the desolation of smaug - smaug'un viranesi ile devam ediyor. smaug, fragmanı izleyince de anlayacaksınız, bir ejderha, ilk filmde azıcık ucundan tanışmıştık kendisiyle. ben yine de aslen, pek ilgi göremeyen bir başka jackson yapımı tin tin'in ikincisinin heyecanlı bekleyişi içindeyim. (2015'e kadar bekliceksin denizcim, kolay gelsin)
en güzellerinden biri de, diana'dan gelen ilk fragman. naomi watts'ın baş rolünde oynadığı diana prensesin charles'tan ayrıldıktan sonraki dönemine odaklanıyor. uzun zamandır merakla bekliyordum, bugün neler izledim'in facebook sayfasında kendisine ayrılmış bir albüm dahi var...
direnişin bir artısı daha oldu, ama bu tamamen kişisel: artık twitter'da 'favourite' olarak işaretlediğim tweet'leri daha sonra girip gerçekten de okuyorum... demek ki hakikaten de gerekli bilgiler barındırıyorlar içinde...
sevgili bugün neler izledim'ciler, sayımız az, ancak geçtiğimiz haftalarda yaşananlar bunun moral bozucu bir şey olmadığını kanıtladı. lütfen umudumuzu ve mantığımızı yitirmeden, özgür düşünce ve özgür bir yaşam için, demokratik bir ülkede yaşamak için başlattığımız direnişimizi sürdürelim. öyle göz yaşartıcı, öyle akıllı, öyle içten örneklerle karşılaşıyoruz ki bu süreçte, hiç merak etmeyin, bir çıkar yol bulunacak, hep birlikte bulacağız. biz güzel insanlarız, hassas, iyi insanlarız, ve sayımız aslında hiç de az değil. #direnmeyedevamediyoruz #evedonmuyoruz #vazgecmiyoruz #direngeziparki #occupyturkey