haftanın en önemli filmi
pek yakında, dostlarından bir gün önce perşembe günü griyor vizyona. bir gün bile daha fazla sabredememiş olacak
cem yılmaz.
fragmanını kakafonik bulduğum filmle ilgili pek heyecanlı olduğumu söyleyemeyceğim. ama merak da etmiyor değilim. yine de ilk gününden salona koşar mısın derseniz cevabım hayır olur. gazını bir salsın, sonra bakarız...
cuma günü vizyona girecek diğer filmler ise şöye sıralanıyor:
asasız musa
dracula: başlangıç
prens
winx club: okyanusun gizemi
(kız) çocuklu takipçilerimizin soluğu nerede alacakları belli. onlara sabırlar diliyorum.
prens'e gitmeyi aklına koymuşlarınızı da şu fragmanlar başbaşa bırakıyorum. aslında bakarsanız bu ne zamandır değinmek istediğim bir konuydu. fragamanı iki defa iki basın gösterimi öncesi izlemek durumunda kaldım, salondaki gazetecilerle konuyu enine boyuna tartışmak ve bir stand up şova döndürmeyi çok istedim. yani baya eğlenirdik bence. birincisi film ciddi bir film, insanlar gerçekten ölüyor filan. oysa ki bruce willis kendi kendisinin parodisini yapıyor gibi. benim 90210'un yeniden çevriminden tanıdığım o yeşil gözlü kız var mesela. hayır yolu açık olsun roller kapsın filan ama. olmamış yani... bir de o jason patric nasıl yaşlanmış öyle. bana mı öyle geldi yoksa patlama efektleri de mi dandik? bir de o isim? 'the prince' lütfen ya... ha bir de 50 cent var. prens o galiba...
dracula: başlangıç başlığı filmin devamının da gelebileceğinin altını çiziyor sanırım ve fragmanından gördüklerim çıtanın fantastk bir dizinin bir bölümünden daha yukarı konmamış olduğunu gösteriyor.
asasız musa hakkındaki kararınızı da kendiniz verin. ben bir konunun imgelerle anlatılmasından yana bir izleyici olmadığımdan bu hafta vizyon bana haram sevgili izleyiciler.
