harry'den sonra.


harry'nin çocukluğunu her gördüğümde küçük bir kedi yavrusuyla karşılaşmışçasına yumuşuyor içim. öyle tatlı bir çocuğun böyle kıl bir tipe nasıl dönüşebildiğini hiç anlamıyorum. üzgünüm.

geçen akşam harry potter serisinin son filmi deathly hallows'u sinemadan sonra ilk kez evimizde izledik de, belki o gün sinemadaki büyük beklentiden, belki de salona geç girmiş olmamızdan, belki de son sahnedeki kötü makyajlardan ya da bazı çok önemli olduğunu düşündüğüm anlara yeterince yer verilmemesinden (malfoy'un annesi ve harry arasındaki dialog, diriltme taşı, son çarpışmada verilen kayıplara yeterınce detay verilmemesi' bunlardan bazıları) kaynaklanan bir hayal kırıklığıyla çıkmışken, ikinci seferim çok daha olumlu sonuç verdi ve buna pek sevindim doğrusu.

hani bir arkadaşınıza kendinizi tam ifade edememiş olarak kapatırsınız ya telefonu, işte bu temmuz ayında sinema salonundan ayrıldıktan sonra hislerim ayen böyleydi benim de. ikinci bir açıklama yapma ihtiyacıyla dolu...
ev konforunda izlemek derdime çare oldu.
aksaklıkları yine gördüm, ama bu sefer hevesim kaçmadı.
gözlerim bile doldu...

umarım paranın gözü kör olmaz ve sayın rowling eklemeler yapmaya filan karar vermez seriye. külahları değişiriz çok fena, haberi ola.