gittik yürüdük geldik



ancak sabahlayamadık
o işi ruhu ve bedeni genç olanlara bıraktık
sıcacık evlerimize döndük, kafelere sığındık
apolitik çağımızın gereklerine uyduk
nasılsa birileri bizim adımıza birşeyler yapar dedik
gittik bir daha konrol ettik
baktık çadırlarını kuruyor emek emekçileri içimiz biraz daha rahat etti
sırtımızı yasladık
adımlarımızı hızlandırdık.



başka bir açıdan da şu şekilde açıklayabiliriz durumu
üşenmedik
şu soğuk havada evimizden çıkabildik
bizi yakından tanıyanlar bunun ne denli zor olduğunu iyi bilir
güzel havalarda sokağa çıkmak yerine evde durmanın ne güzel olduğuna dair şiirler yazabilecek denli koltuğuna hayran bir kişiyim
işte bu sebeple bugün çıkabildiysem ve ta emek'e kadar yürüyebildiysem (galatada oturuyurum, serzenişim yine kendime yani) o kalabalığın içinde bir kalabalık da ben yapabildiysem ne ala.
sonra urban'a sığınsam bir kahve içsem kime ne zararı var değil mi ama

çabaların sonuç vermesi dileğiyle.