treme, round 3

uzun bir aradan sonra treme'ye geri döndük.
biraz boşluktan, itiraf etmeliyim. izleyecek çeşitli sürelerden (22-42-60 dk) bütün dizilerimizi tükettik, yemek saatlerimizi bilmiyorum kaçıncı defa izlediğimiz friends bölümleriyle bir kez daha renklendirmeye çalışırken (ve bunu yaparken hiç de zorlanmazken), dün bir anda harici diskin treme klasörünü seçerken bulduk kendimizi.
üçüncü sezonun ilk bölümünü kaç ay önce izlemiştik, hatırlamıyorum, muhtemelen gösterilmeye başlandığı haftalardı yani geçtiğimiz eylül sonu.
bir kez daha güzel müziğe, harika oyunculuğa ve akıllı diyaloglara doyacağız gibi görünüyor. dün doyduk bir bölüm boyunca en azından.
khandi alexander
bu kadını ise hala (şapkalı a'ları kendiniz ekleyeceksiniz) sevmiyorum, o ayrı. ve benim sevmediğim karakterler genelde ölüyor, bunu da not alın. bkz. the walking dead (rick'in karısı, en yakın arkadaşı, andrea... bunlar diznin en başından beri tahammül edemediğim kişilerdi, sonra gördünüz neler olduğunu). gerçi bu kadın üç sezondur dayanıyor (başına da gelmeyen kalmadı garibanın) o yüzden beklentilerimi yükseltmesem iyi olur.

altyazı şart bunu da unutmayın. ingilizcesine en çok güvenenler bile kaybolup gidebilir sonra. uzun bir vidyoklibin içinde bulursunuz kendinizi, ki aslında diziyi buşekilde ele almakta herhangi bir sakınca görmüyorum.

iyi seyirler efendim.


ps: haftaya pazartesi the newsroom başlıyor.