gerçi ben dün ayın 24'ü olduğu konusunda hiçbir şüphe duymuyordum, hatta
filmekimi biletlerimi almak için de o yüzden bugünü (cuma) bekliyordum. işi o kadar ileriye götürdüm ki festival kitapçığında 27 eylül'ün cumartesi yazdığını görünce iksv'deki arkadaşımı arayıp hatalarını dile getirdim. o da nazikçe denizcim bugün ayı 25'i ya dedi. perşembe 25'i olan ay cumartesi de haliyle 27 oluveriyor. herkes tatlı olduğu için bir sorun yaşanmadı. ben de ardından koşarak eve gittim, telefona sarıldım, biletlerimi aldım. şuurum ne kadar açıktı, daha da fazlasını alabilir miydim, sıralamam ne kadar doğruydu ya da tarihleri üst üste bindirdim mi bilmiyorum, muhtemelen de bindirmedim, ama insan şüphe etmiyor da değil... mesela nedense üşenmeyeceğimi düşünüp rexx'ten bile bilet aldım. ama
#filmekimi14'te izleyeceklerim listesi apayrı bir konu...
şimdi gelelim uzun zamandır beklediğim ve daha çoook beklerim diye düşündüğüm iki filmin keşfine.
 |
seni nerede olursan bulurum, bir kolinin içinde bile.
|
bunlardan ilki
obvious child.
çok zeki, komik, romantik ve kıvrak bir film. lafı dolandırmadan bariz olanı rahatça dile getiriyor.
saturday night live, married ve çeşitli bağımsızlardan tanıdık jenny slate filmi yazmış, oynamış, yönetmeyi ise gillian robespierre'e bırakmış.
gelgelelim
what if'e...
