nispeten heyecanla beklenenler: selfless

tokat geliyorum demez, reynolds!

normalde daha çok heyecanlandırması gereken bir film, ama işin içinde ryan reynolds var. o varsa ben yokum. neredeyse yani. the proposal'a gülmüşlüğüm de var. sandra bullock'la çıplak karşılaşmaları sahnesi mesela, 'i don't understand' deyişi. ama işte tavırlarında öyle bir şey var ki, en mütevazı, en içten, en komik göründüğü anlarda öyle bir laf ediveriyor, öyle bir bakış atıveriyor ki, samimiyeti 0'ın altına iniyor derhal gözümde. şimdi bana kimi hatırlattığını da buldum. ama boş verin. bu dediğim geçenlerde jimmy fallon'da da oldu, fallon'a senin kadar güzel şarkı söyleyemiyorum deyip iltifat bekledi, bekledi bekledi. neyse gelmedi. ben de buna pek sevindim.

neyse. sonuçta selfless, çok sevdiğim cell'in ve pek sevemediğim the fall'ın arkasındaki tarsem (singh soyadını atmış, artık sahne ismi olan önadıyla anılıyormuş, tokat geliyorum demez) tarafından çekilmiş.