yine kafamı bir türlü kaldıramadığım bir günden selamlar.
festivalin teması bu bu sene. 'kaldır kafanı'
kalk oturduğun yerden o küçük ekrancığından kafanı kaldır da etrafında neler olup bitiyor bir bak diyor. kafanla birlikte kıçını da kaldırırsan şayet biraz hareket de etmiş olursun fena mı olur diyor. dünyam öyle küçük ki, festivalle ilgili haberler arasında beni en çok sevindiren filmekimi'nden sonra yine city's'in yine festival salonları arasında olduğunu öğrenmek oldu. kayıtsız kalır gibi yapsam da bir başka sevincim ise kanyon'un da bu sene ilk kez salonlardan biri olması. maslak günlerimde seanslara yetişmek daha kolay olacak böylelikle. tamamen fiziksel yani. tabii özümüze dönüp kafamızı da doğru açıda kaldırdığımız an festivalin havasının asıl nerede koklandığını biliyoruz. beyoğlu. evet beyoğlu artık bizim değil, ama her sene nisan ayında birkaç haftalığına ödünç aldığımız da bir gerçek. sokaklar yeniden o adımlarımızı tanımaya başlıyor sanki. ya da işte öyle sanıyoruz, biraz hayalperest oldukça da naif insanlar değil miyiz?