netflix'te bulabileceğiniz en iyi polisiye & suç dizileri

mindhunter

en sevdiğimiz türlerden polisiye ve suç. suç ve ceza. biri olmadan diğeri olmuyor ne de olsa. buyursunlar bitanems: 

NETFLIX'TE BULABİLECEĞİNİZ EN İYİ POLİSİYELER

ozark en iyi netflix orijinallerinden kesinlikle. oyunculuklar özellikle de. dördüncüsü final sezonu olacak. daha fazla uzamaması herkesin hayrına. malum, bir yerden sonra kendi etraflarında dönmeye başlıyorlar kuyruğunu yakalamaya çalışan kedi, köpek misali.

people v. oj simpson ryan murphy'nin feud'la birlikte en iyi işlerinden (sahi o neden gelmiyor bir türlü netflix'e). bu ve hemen arkasından gelen versace. hatta versace daha bile iyi belki ama ben kronolojiye inandım bu eserimde. gerçek hikaye ve dram severleri bir potada buluşturmayı isteyen ve bunu da çok iyi başaran iki iş.

the assassination of gianni versace koca bir alkış darren criss'e. glee'den sonra burada karşımıza çıktığında hepimiz bi şaşırdık, büyük şaşırdık hatta.

mindhunter netflix orijinalleri arasında yine ayakta alkışlanasılardan. arkasında david fincher. ne yazık ki devamı gelemeyecek gibi. varolan iki sezonla yetinecek gibi duruyoruz bu sebepten, olsun varsın.

the sinner bunun ilk sezonuydu benim en çok takdirimi kazanan. carrie coon'lu ikinciye de varım. ama üç benim için hayal kırıklığı. yine de izlemek isterseniz bill pullman hatrına, bir de yapımcısı jessica biel, 7 şubat itibariyle o da yayında olacak.

manhunt: unabomber bu da bir hayli sürükleyiciydi. devamı da var aslında ama ben de peşinden pek koşmadım. netflix'e de gelir mi bir gün göreceğiz. bambaşka bir hikaye tabii.

when they see us kalp dağlayıcı cinsten bir gerçek hikaye. mini dizi. yalnızca dört bölüm, ama yetiyor da artıyor. arkasından koca bir gına tokmağı sevgili arkadaşım esra'yı anarak. çevirisi: boğazınızda bir yumru.

unbelievable son yıllarda en sevdiklerimden. harika bir kadın cast. hepsi birbirinden iyi. günümüz gerçeklerine müthiş bir yaklaşım. kim yalancı kim doğrucu, kimin buna gerçekten hakkı var, ne güzel sorguluyor...

marcella son sezonuyla büyük hayal kırıklığı, keşke çekmeselermiş dedirten cinsten. ama ilk iki sezon hem güncel hikayenin işlenişi, hem başrol kadın polisimizin kendi gerçeğinin ortay çıkışı için izlemeye değer.

good girls bu kızlar bu işleri nasıl beceriyor? bir şekilde. ama öyle tatlılar ki. bırakamıyoruz. bırakamadığımız gibi bir de gün sayıyoruz yeni sezon için. instagram'da her post koyduklarında setten mutlu oluyorum. hadi diyorum bir bölüm daha çektiler şimdi.

broadchurch benim en sevdiğim british polisiyelerden. ilki happy valley ama onun netflix'teki zamanı doldu ne yazık ki.

seven seconds bu da devamı gelebilir diye düşündüklerimdendi ama olmadı. hiç fena değildi, başrol oyuncusu regina king emmy ve golden globe kazanmıştı performansıyla, ama nedense kısa kestiler. gerçi sezonu kısa kesememişlerdi ne yazık ki, bir iki bölüm daha hızlı toparlanabilirdi dizi, olmadı.

uzun soluklu: bunları sezonlarca izleyebilirsiniz. bazısı eğlencenin doruğunda, mesela lucifer, bazısı pek ciddi, peaky blinders, breaking bad tabii ama o kendiyle çok iyi daga geçen kara komedi sayabileceğimiz bir yönü olan bir dizi... hep derim yine diyim, peaky blinders seviyorsanız işin orijinali olan boardwalk empire'a düşürün yolunuzu. martin scorsese'nin yapımcılığında bir hbospor. suits'i bu kategoride saymak caiz midir bilemiyorum ama suçsa suç. ne kadar beyaz yakalılar arasında da geçse hikayemiz, asıl suçlu onlar diyelim mi? bir de blacklist var, ben pasif izleyicisiyim, atilla izlerken bir çeşit eşlikçisi oldum, kendim de başlamıştım zamanında, merak ettiğim şeyler vardı, sora sora bağdat bulunurmuş ya. uzun soluklunun sözlük anlamı resmen. narcos, la casa de papel ve elite gibileri benim radarımda değil, ama söylemeden de olmaz elbette, son birkaç senedir pek çok haneyi kendilerine hayran bırakmış oldukları aşikar. kendim de ilk sezonunu keyifle izlediğim how to get away with murder var bir de tabii. bu sene vedalaştı izleyicisiyle, belli mi olur ben de geri dönerim belki bir gün izlemeye. sadece iki sezonu olmasına rağmen the alienist'i de hatırlatmak isterim. hem tarihi hem de polisiye, bir taşla iki kuş!