dakika dakika maisel

midge & susie
üçüncü sezonunu aralık 2019'da izlemiştik the marvelous mrs. maisel'ın. aradan iki seneden fazla geçtikten sonra haftada iki bölüm şeklinde yayınlanacağını görmek beni müthiş sinirlendirmiş olsa da bu iki bölümün hakkını vermeye karar verdim. mesela ilk bölümü böyle dakika dakika sizlerle paylaşmak bu yapacaklarımdan biri. toplam sekiz bölümümüz var ve beşinci sezonun final olacağını da biliyoruz. neyse ki çekimlerine başlandı ve bu defa izlemek için 2 sene beklememiz gerekmeyecek diye tahmin ve dua ediyorum. amin.


bizimki sahnede, susie’yle tanıştıkları bar sanırım bu (evet),  elinde de sigara, alıştı mı sonunda n'oldu yoksa act’inin bir parçası mı… intikam diyor başka bir şey demiyor midge. şahane de senaryoları var, evinizin bodrum katına gelip balık kızartacakmış ya da genç kızınızı bir şairle tanıştırıp düğün günlerinde de kıs kıs gülecekmiş. bence her ikisi de dahiyane! tüm bu intikam isteğinin sebebi de... n'olmuştu hatırlayalım? shy baldwin'le çıkacakları turne apollo'da yaptığı espriler yüzünden son anda iptal olmuştu. hava limanında terkedilen midge’imiz reddedilişi üstündeki kıyafetlerden kurtularak ve taksiyi bir ağaç dalıyla döverek atlatmaya çalışıyor. ayyy şimdi susie'yi de dövmeye başladı.
havalimanı ve taksi krizi sonrası evlerine gitmek yerine geceyi geçirmek üzere bara geldiler ve bizimki bigudileriyle sokağa attı kendini sabah sabah! bu sahneyi mutlaka görmeniz gerekiyor o yüzden geri sarıp ekran fotoğrafı çektim vallahi.

... hmm... susie biriktiriyordu tabii bunun yerine bütün parasını ama ne yapmıştı birine mi kaptırmıştı? evet, bahis oynamış ve bir kısmını kaybetmişti, geri kalanını midge'in eski kocası joel'a vermişti sahip çıksın diye. kaptırdığı bölümü geri almak için de kardeşiyle birlikte annelerinin evini yakıp sigortadan para almayı planlamışlardı. ah bak çok gerilirim ben böyle şeylere! çünkü midge de ex kayınpederinden (moishe, kevin pollack) borç alıp annelerinin apartman dairesini satın almıştıydı ve şimdi herkes birbirine borçlu oldu bi anda görüyor musunuz bakın ay başımıza gelenler!
mei, stephanie hsu
şimdi de joel’layız, onun da çinli ev/iş yeri sahipleriyle sıkıntısı var, açtığı kulübün başarısız olmasını bekliyorlarmış meğer ama düşündükleri gibi olmamış bizimkinin işler tıkırında. açıkçası şu an kimsenin işleri tıkırındaymış gibi değil ama neyse, bölüm sonuna doğru durumlar düzelir inşallah. joel'un bar da illegal bir kumar salonunu arkasında gizliyor bu arada, neyse o hikaye ev sahiplerine haraç vermesiyle sonuçlanıyor, babası moishe'un süper fikri ilerde başına dert açmasın umalım ki.
bu ikisi (joel ve mei) sevgili konumuna gelmişler miydi 3. sezon? ondan bi emin olamadım... gelmişti sanki, neyse...
midge'in oğlu ethan’a doğum günü olmadığı halde babaannesi tarafindan 3 pastalı bir doğum günü partisi düzenlenmiş (çünkü oğlanın normalde kasım ayında olan doğum günü ailenin tüm büyüklerinin programını bozuyormuş ve zaten bunu daha önce iki kere midge'in erkek kardeşine de yapmışlar, midge'in doğum günü tarihinin çeşitli sebeplerden değiştirilip değiştirilmediği ise net değil). prag'da olduğunu düşündükleri son derece yahudi midge’e herkes her üç kelimesinden birinin isa olması gerektiğini öğütlüyorlar başına bir şey gelmemesi için telefonda. 
domenick lombardozzi, the wire
susie tahsilat yapmaya geldi bi yere (sigorta şirketi olduğunu sonradan anladım), bizimkini sorgu odası gibi bir odaya aldılar, çok tedirgin bi durum var ortada bakalım neye bağlanacak. bu mr b. karakteri benim için the wire ve biraz da boardwalk empire demek. hemen izlemeniz gereken iki dizi, ama ikisi de çıtayı çok yükseltir sonra öyle geleni geçeni beğenmemeye başlarsınız uyarması demeyin. emek isteyen dizilerdir ama bi' girdiniz mi de mükafatınız dağlar kadardır! ismini de öğrenmis olduk böylece bu karakter aktörü olarak tanımlayabileceğimiz kişinin, domenick lombardozzi. bu amazon'un sahnede kim varsa ismini kenarda yazması olayı baya pratik aslında itiraf etmeliyim ki. haaaa şimdi hatırladım bunlar annelerinin evini yakmışlardı sigorta parasını alabilmek için. (bak bak ba anca geldi hafıza yerine). bi recap izlesem bunlara gerek kalmayacaktı sanırım (izledi). yalnız ben bu konuda netflix’e de amazon’a da işte tüm platformlara biraz gıcığım açıkçası, çünkü yeni bir sezona başlamadan ufak bi hatırlatma videosunu bölümün başına sıkıştırmak onların görevi olmalı! ayıp yani.
işte mesela bu foto tam da bir vivian maier karesi değil de ne!
coney island’da ethan’ın fake doğum gününü kutluyorlar şimdi ve o yedikleri her şeyi ben de yemek istiyorum (evet, açım). yine harika sahneler! her bir detay, bütün o kalabalık, her birinin kostümü, ambalajlar, eskime payları... ondan sonra işte o kulüp’ler, yeşilçam’lar filan çok göze batıyor... 
joel ve mei’in flörtleşmesi de tam gaz devammış bu arada.
zelda’nın sürekli fotoğraf çekiyor olması da vivian maier’e bir gönderme mi acaba? yıllar sonra bir tavan arasında bulunan çocuk bakıcısı maier'ın çektiği on binlerce fotoğrafı hatırlarsınız...

sonuçta midge prag'da olduğu yalanını daha fazla sürdürmeyip ailesini coney island'da buldu ve epik bir dönme dolap sahnesine imza attılar midge'in kayınpederinden borç almak da dahil olmak üzere başına gelen her şeyi itiraf ettiği ve hepsine de bir çözüm bulacağını söylediği. 
fakat bence yine de en güzel sahne midge ve susie'nin deli'de oturup midge'in kariyerini ve artık birilerinin açılış act'i olarak değil de kendi başına yol çizmesi gerektiğini konuştukları sahne.
midge’in miriam’ın kısaltması olduğunu hatırlamak da komik geliyor arada, unutmuşum, hih hih hih.

sonuçta susie joel'dan aldığı çeki midge'e verdi. bu arada tüm bu sorunlarıyla yüzleşirken oturduğu barda bir sihirbazla tanıştı ki (alfie) onunla da ilerleyen bölümlerde bir vesileyle yeniden bir araya geleceğiz (midge'in açılış sanatçısı? neden olmasın!). bi' de midge ilgili bir yazı yazılmış gazetede, başına gelen her şeyden de haberdar dedikodu köşesi gibi de bir yandan, l. roy dunham isminde biri yazmış. acaba kim çıkacak bu l. roy dunham. ben bu sezon kadroya dahil olduğunu bildiğimiz milo ventimiglia'dan şüphelendim önce ama o değil anladığım kadarıyla (onun karakteri 'handsome man' olarak anılıyor ve yalnızca bir bölümde rol alacağı yazıyor, tabii bizi yaniltma için imdb kredilerini de değiştirmiş olabilirler). milo kariyer çıkışını bir başka palladino dizisi olan gilmore girls'ün jesse'si olarak yakalamıştı hatırlarsınız, ben de #teamjesseforever türünden biriyim zaten, her neyse, palladino'lar milo'ya gidip, 'maisel'da oynayacaksın,' diyorlar, o da sıfır itiraz, kabul ediyor, 'benden ne isterlerse yaparım.' diyor zaten, 'sabahın beşinde arayıp taşınıyoruz, senin de taşınmamıza yardım etmen gerekiyor,' deseler ona da okeyim, 'tüm kariyerimi onlara borçluyum çünkü.' diyor mr. pearson (bi this is us göndermesi yapmasam olmazdı bitanelerim!)

her zamanki renkliliği, coşkusu, çenebazlığı ve telaşıyla başladı maisel. bu bölüm yorumlarını yaparken genlde diziyi durdurmam gerekmez, ama burda herkes aynı anda o kadar çok şey söylüyor ve yapıyor ki yetişmek imkansız! haftada iki bölüm izleyerek de olsa geri dönmesine çok memnunum. bitince belki baştan sona yeniden izlerim. henüz izlememiş olanlarınızı da aşırı derecede kıskandığımı belirtmeliyim.

fin.